Orman, ağaç topluluklarının bulunduğu mekan olmasının yanında, başta odun hammaddesi olmak üzere çok değişik ürünler ve hizmetler üreterek topluma fayda sağlayan canlı ve dinamik bir kaynaktır. Ormancılık toplumun orman ürünlerine olan ihtiyacını sürekli olarak karşılamak amacıyla yapılan faaliyetlerdir.
Ormancılığı bir kaynak olarak diğerlerinden ayıran birçok özelliği vardır. Üretim süresi diğer sektörlere göre daha uzundur. 20 yıldan az olmayan üretim süresi bazı ağaç türleri için 200 yıla kadar çıkmaktadır.
Ülkemizin % 27.22'sine tekabül eden 21.188.746 hektar ormanlık alanı mevcuttur. Türkiye'de sadece ısınma amacına yönelik ormanlardan elde edilen yakacak odunun enerjisi 3.5 milyon ton fuel-oil ile eşdeğerdir. Ancak ormanlarımızın etkin bir şekilde kullanımından bahsetmek mümkün değildir. Birçok alanda olduğu gibi ormancılıkta da kaynak israfının had safhada olduğunu görüyoruz. Bir tarafta binlerce hektar orman alanlarımız yangınlarla yok olurken, diğer taraftan bilinçsiz ağaç kesimi yok oluş sürecini hızlandırmaktadır.
Ormanı yakacak odun olarak gören zihniyeti bir kenara koyup katma değeri yüksek mamuller üretmek lazımdır. Mobilya ve inşaat sektörünün en önemli temel kaynağı olan ormanları bu sahalarda değerlendirmek temel hedef olmalıdır.
Türkiye endüstriyel odunda kişi başına 0.252 metreküplük bir üretim yapmaktadır. Bu durum mevcut orman varlıklarımızı orman sanayiinde kullanamadığımızı göstermektedir.
Milli Ekonomi Modeli'nde ormancılık ve ona bağlı sanayi kolları da tarımsal ürünlerde olduğu gibi desteklenmektedir. Orman topraktan yetişen ve dışarıdan herhangi bir şey ithal etmeden katma değer üreteceğimiz bir alandır. Tarım ürünleri gibi ele alınıp desteklenmektedir.